Dünya ve Türkiye’nin en önemli turizm merkezlerinden Muğla iklim krizi ile mücadele ediyor. Geçen yıl Temmuz ve Ağustos aylarında çıkan orman yangınlarında yaklaşık 60 bin hektar orman ve arazi yangını sonrası kış aylarında da sağanak yağış ve dolu etkili oluyor.
Muğla’da özellikle turizm kenti Marmaris’te yaz aylarında yaşanan orman yangınları sonrası kış mevsiminin ilk yağışlarında yanan sahalardan kent merkezine akan yağmur suları taşkınlara neden oldu. Ocak ayının ilk haftasında başlayan sağanak yağışlara Cumartesi gecesi başlayan ve fındık büyüklüğündeki dolu sonrası Marmarisliler 30 yıl sonra yağan yoğun dolunun şokunu yaşadı.
Muğla bölesinde yüksek sıcaklık, düşük nem, orman yangınları ve kış aylarında da taşkınların yaşandığını belirten Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Coğrafi Bilgi Sistemleri Merkezi Müdürü Doç. Dr. Ceyhun Özçelik, ekstrem olaylara hazırlıklı olunması gerektiğini açıkladı.
Doç. Dr. Özçelik, “Ülkemiz iklim değişikli ile mücadele etmeye devam ediyor. Bulunduğumuz bu bölge de iklim değişikliğinden en fazla etkilenen bölgelerin başında yer almakta. Yağış sıcaklık, nem gibi hidrolojik parametrelerin maksimum ve minimum değerlerinde artışlar veya azalışlar yaşanacağını daha önce belirtmiştim. Yani ekstrem olaylarla daha sık karşılaşacağımızı ifade etmiştik. Bu bağlamda yaz aylarında öncelikle yüksek sıcaklık, sonrasında düşük nem, daha sonra orman yangınları ve sonrasında da taşkınlar yaşandı bu bölgede. Bu etkiler sonucu bölgemiz iklim değişikliğini sıkça çekmeye başladı. Bugün geldiğimiz noktada da yağmur ve dolu ile birleşik sağanak 200 mm yüksekliğinde Marmaris’i vurduğunu söyleyebiliriz. Bu etkiler sonucunda özellikle üst havzalardan gelen yağışların kentsel alanlarda hızlı bir şekilde gelmesiyle taşkınlara sebebiyet verdi. Bazı bölgelerde su baskınlarına yol açtı. Bu etkileri ortadan kaldırabilmek için bizim bir bütünleşik bir bakış açısı sergilememiz lazım. Özellikle üst havzalarda orman yangını olan bölgelerde bu bölgelerin bir an önce bu etkileri azaltacak önlemler alınması, kentsel alanlarda ise kentsel altyapımızı iyileştirmemiz gerekiyor. Aksi halde gerek kentsel alanlardaki taşkınlar, gerekse denizlerde hemen hemen bütün üst havzalardan gelen rüsubatlar dolmaya ve kirletmeye başlıyor. Bu etkileri ortadan kaldıracak önlemlerin alınması gerekir” dedi.
İHA