Ana SayfaAnne ÇocukDikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu olan çocuklar neler yaşar?

Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu olan çocuklar neler yaşar?

- Advertisement -

Çocuklarda dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu, tedavi edilmesi gereken önemli bir nörogelişimsel bozukluk. Çocuğun hem sosyal hem de akademik yaşantısını etkiliyor. Çocuğun yaptıkları onun bilinçli tercihleri olmasa da ilerleyen dönemlerde bu rahatsızlık nedeniyle yetişkinlik dönemlerinde de ciddi sorunlar yaşayabiliyor. Bu nedenle ailelerin DEHB’ye karşı uyanık ve dikkatli olması gerekiyor. Çocuk, Ergen ve Erişkin Psikiyatristi Prof. Dr. Yankı Yazgan, DEHB sorunu yaşayan çocukların yaşamındaki zorlukları ve ailelerin onlar için yapabileceklerini anlattı.

Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu çocuklarda hem öğrenmeyi hem de sosyal ilişkileri olumsuz etkileyen; bireyin potansiyelini gerçekleştirecek gelişimi sağlayabilmesi için tedavi edilmesi gereken, tedavisinde ilaçların da önemli yer tuttuğu ama tek başına yeterli olmadığı bir nörogelişimsel bozukluk. Bu anlamda “çocuğum yaramaz, dikkatini hiçbir şeye veremiyor, hiçbir işi tamamlayamıyor, sorumluluk alamıyor” deyip kızmak, cezalandırmak doğru bir yaklaşım değil.

Öncelikle sorunu anlamak, tanı için gerekli uzmanlara başvurmak ve uzmanlar eşliğinde bir tedavi protokolüne başlamak gerekiyor. Üstelik DEHB, daha çocuk 2-3 yaşındayken belirtilerini göstermeye başlıyor. Ancak uyum sorunları, özellikle sosyal yaşantıya başladığı okul döneminde öğrenme güçlüğü vb. şekillerde ortaya çıktığı için ancak okul öncesi eğitim sırasında veya ilkokula başladığı zamanlarda fark ediliyor.

Bu nedenle öncelikle bu haberi okumanız faydalı olabilir:

Çocuklarda ve ergenlerde dikkat eksikliği ve hiperaktiviteyi iyi tanıyın!

Çocuğunuz DEHB tanısı almışsa, bu noktada ailelere önemli görevler düşüyor. Çocuk, Ergen ve Erişkin Psikiyatristi Prof. Dr. Yankı Yazgan, ailelere çocukları ile ilgili şu yaklaşımı öneriyor:

Çocuğun sıkıntılarını anlamaya çalışın. Yaptıklarının onun bilinçli tercihi olmadığını, kendisini kontrol edemediğini aklınızda tutun. Evet, bilerek yapıyor, yaptığının farkında ama amaçlayarak, niyetlenerek yapmıyor. Bu konudaki otoritelerin yazılarına, kitaplarına başvurun. Çocuklarınıza gelişimi için ihtiyacı olan düzeni, sınırları, yaşamın çerçevesini çizmekte yardımcı olun.

DEHB’li çocuk neler yaşar?

Çocuk, Ergen ve Erişkin Psikiyatristi Prof. Dr. Yankı Yazgan, dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluk sorunu olan bir çocuğun yaşamında bazı konularda zorlandığını, bu nedenle özellikle okul ortamında ilişki kurarken veya akademik başarıları kazanmakta sıkıntı çektiğini belirtiyor. Okuma yazmayı geç öğrenme sorunları, sosyal ortamda yalnızlık hissetmesi, öfke sorunları bunlarda sadece birkaç tanesi. Buna göre DEHB’li çocuk en çok bu sorunlarla savaşıyor:

  • Çocuk, ilgisini çekmeyen ya da kendisini zorlayan şeylere uzun süre dikkatini vermekte zorlanır.
  • İlgisini çeken bir şeyden ise dikkatini alamaz. O yüzden de kurallara göre davranması gereken yerlerde, içinden geçtiği ve aklına estiği gibi hareket etme eğilimi duyabilir.
  • Kendini hiç dizginleyemediği için toplumsal uyumu bozulabilir. Kendinden isteneni ya da bekleneni yapmaktan kaçınabilir. Bu durum çocuğun hayatında, evde ve okulda hatta sporda ya da sosyal faaliyetlerde zorluklar çıkarabilir.
  • Çevreden alacağı olumsuz tepkiler sebebiyle “olumsuz” kimliğini giderek benimseyebilir. Eleştirici ve dışlayıcı davranışlarımızla biz de bu algısını güçlendirebiliriz.
  • Giderek kendine güvensizlik ve mutsuzluk saklanamaz hale gelebilir. Anlaşılmadığını düşünen bir çocuğun içinde bulunacağı başlıca ruh hali öfke ve bezginlik olur.
  • Bütün bu sorunlar genellikle çok küçük yaşlardan itibaren mevcut olmakla birlikte, fark edilir olmaları okul çağına rastlar.

Başta da belirttiğimiz gibi dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu sorunu olan bir çocuğun yaptıkları onun bilinçli tercihleri değil. Kendisini kontrol edemiyor. Bilerek yapsa da, yaptığının farkında olsa da amaçlayarak, bunu yapmaya niyetlenerek yapmıyor. Üstelik DEHB’li çocuklarda bu nörogelişimsel sorunlara başka sorunlar da eşlik edebiliyor. Çocuk, Ergen ve Erişkin Psikiyatristi Prof. Dr. Yankı Yazgan, DEHB’li çocuklarda görülen diğer sorunları yüzdelik oranları ile şu şekilde sıralıyor:

  • Karşıt olma, karşı gelme bozukluğu: Bilerek anne-babaya veya öğretmene karşı gelme, olumsuz bir tavır takınma (yüzde 40-80).
  • Davranım bozukluğu: Yalan söyleme, hırsızlık, insanlara, hayvanlara zarar verme vb. (yüzde 20-56).
  • Kaygı bozuklukları: Basit fobi, ayrılık kaygısı vb. (yüzde 10-40).
  • Depresyon: Yüzde 0-45 (20’li yaşlarda yaklaşık oran yüzde 27).
  • Bipolar bozukluk: Yüzde 0-27 (maksimum yüzde 6-10).
  • Öğrenme güçlükleri: Yüzde 10-90 (öğrenme güçlüğünün nasıl tanımlandığına göre değişiyor).
  • Uyku bozuklukları: Yüzde 30-56
  • Gelişimsel koordinasyon bozukluğu: Sakarlık ve koordinasyon zorluğu (yaklaşık 50).

Peki çocuğunuz için yapabileceğiniz bir şeyler var mı? Evet, var! Tedavi protokolüne ek olarak ailelerin çocuklarına yaklaşımı da çocuğun rahatlaması için çok önemli. Bu nedenle tedavi yalnızca ilaç veya yalnızca uzman takibinden ibaret değil. DEHB’li çocuğun tedavisinde ailelere de önemli görevler düşüyor. Bunların başında onu suçlamamak geliyor. Sözü Prof. Dr. Yazgan’a bıraktığımızda DEHB’li çocuğu olan ailelerin ve yakınlarının dikkat etmesi gerekenleri 5 maddede şu şekilde sıralıyor:

1. Suçlu aramak yerine sorunu anlayın ve ona göre davranın

Çocuğunuzu suçlamayın: DEHB hayatta başınıza gelecek en büyük felaket değil. İçinde olduğunuz durumdan çocuğunuzu sorumlu tutmayın. Davranışları çocuğun tam kontrolünde olmadığını unutmayın. Kabul edip sevgi gösterin. Olaylar karşısında sakin kalmaya çalışın.

Kendinizi suçlamayın: “Neden bunlar oldu?” yerine “Durumu düzeltmek için ne yapabilirim?” sorusu daha işe yarar sonuçlar getirir. DEHB fizyolojik ve genetik etkenlere dayalı bir durum. Gelişime zarar vermesini önlemek için önce çocuğunuzu her yönüyle tanıyın. Sorunu anlayın ve ona göre davranın.

2. Olumlu duygular geliştirin, onu teşvik edin ve ne hissettiğinizi aktarın

Olumlu olmaya çalışın:

  • Ne kadar küçük görünürse görünsün çocuğunuzun olumlu davranışlarını mutlaka övün.
  • Küçük olumsuz davranışlarını görmezden gelmeye çalışın.
  • Çocuğunuza olumlu davranışlar kazandırmak için küçük ve ulaşılabilir hedefler koyun ve onu sürekli teşvik edin.
  • Ne yapmaması gerektiğini söylemek yerine ne yapması gerektiğini söyleyin.
  • Bir görevi tamamladığında ya da iyi davrandığında ne kadar memnun olduğunuzu söyleyin. Övgü tam davranışın ardından gelmeli, saatler ya da günler sonra değil.

Nasıl hissettiğinizi söyleyin: Çocuğunuzu doğrudan eleştirmek yerine davranışlarının sizi nasıl etkilediğinden söz edin. Örneğin “…. yaptığında bu beni çok üzüyor” gibi.

3. Hem ona hem de kendinize zaman ayırın

Kendinize ve çocuğunuza gereken zamanı ayırın:

  • Gün içinde birlikte oyun oynamaya, konuşmaya ya da sessizce beraber oturmaya mutlaka zaman ayırın.
  • DEHB genellikle okul çağı, ergenlik ve belli oranda yetişkinlikte de devam eder, bu nedenle enerjinizi ihtiyatlı kullanın.
  • Anne ve baba olarak kendinize mutlaka zaman ayırın. Ama sorumluluğunuzu diğer ebeveyn ile paylaşmayı bilin. Örneğin, çocuğunuzun ders çalışması için destek günlerini bölüşün.

4. Net kurallar belirleyin ancak ceza yerine olumlu davranışların üzerinde durun

  • Kuralları açık ve net şekilde belirleyip herkes tarafından bilinip uygulandığı ev ve okul ortamları oluşturmaya çalışın.
  • Ceza yerine olumlu davranışları bulup vurgulayın.

5. Ona gelişim alanları sunun

Çocuk, Ergen ve Erişkin Psikiyatristi Prof. Dr. Yankı Yazgan, DEHB’li çocukların çocuğun gelişim alanlarını genişletmek gerektiğini belirtiyor. Bu nedenle spor, müzik, sanat gibi alanlara yer açın.

- Reklam -
Exit mobile version