Ana SayfaAnne ÇocukÇocukları hiç canları acıtmadan büyütmek mümkün mü?

Çocukları hiç canları acıtmadan büyütmek mümkün mü?

- Advertisement -

Çocukları hiç canları acıtmadan büyütmek mümkün mü? Hiç düşmeseler, hiç ağlamasalar, hiç dizleri kanamasa, hiç elleri yanmasa nasıl olurdu? Bu “kazalar” engellenebilir mi sizce? Bunun bir yolu var mı? Uyarmak, önceden söylemek, her yere yastıklar koymak, her seferinde korumak için adım atmak mı çözüm? Siz nasıl koruyorsunuz çocuklarınızı olası kazalardan?

Onları korumak için “Dikkat et! Bak düşeceksin! Ahh! Yapma dedim! Beni çok korkutuyorsun!” gibi cümlelerin hangileri dökülüyor ağzınızdan? İşe yarıyor mu uyarı cümleleriniz? Duruyor mu çocuklar? Durdukları anlarda yüzlerinde nasıl bir ifade oluyor, hiç dikkat ettiniz mi? Korku, kaygı, endişe, telaş gibi duyguları görmeniz çok olası. Çocuğunuzu uyarma biçiminiz ona nasıl bir mesaj veriyor dersiniz? Kesin düşeceksin. Sen yapamazsın. Beceremezsin. Kendini koruyabileceğine inanmıyorum.

Sana güvenmiyorum. Burası öyle tehlikeli ki, güvende değilsin. Her an her şey olabilir. Dünya çok tehlikeli. Tüm bu mesajlar elbette tek bir cümlenizle olmuyor. Ancak sürekli benzer uyarıları duyan çocukların kendilerine olan güveni zedelenebiliyor. Çünkü ebeveynlerinin ona güvenmediği mesajını alan çocuk gerçekten beceriksiz ya da daha da kötüsü yetersiz olduğunu düşünmeye meyilli oluyor. Bu kaygısı ona hata yaptırıyor, sakarlıkları oluyor ve ailesinin olmasından korktuğu gibi canı yanıyor. Böylece “Beceriksizim” inancı iyice pekişiyor. Çocuğunuzu sadece korumak isterken onda böyle etkiler yaratmayı elbette asla istemezsiniz. Bu nedenle kendi korkularınızın onu da esir almasına izin vermemek çok önemli. Ses tonunuzdaki kaygı seviyesini düşürebilir, ani tepkilerden kaçınabilirsiniz.

- Reklam -