“Sağ Salim” filmiyle gönüllerde taht kuran oyuncu Burçin Bildik, Haberler.com’un YouTube kanalında yayınlanan Haber Bahane programına konuk oldu. Ünlü oyuncu filmin son serisinde neden rol almadığını anlattı. Bildik, yakın dostu da olan yönetmen Ersoy Güler’in kendisini bir cümlesinden dolayı filmin kadrosuna almadığını söyleyerek olayın gerçek yüzünü anlattı.
Gökay Kalaycıoğlu’nun sunumuyla Haberler.com’un YouTube kanalında yayınlanan Haber Bahane programının bu haftaki konuğu oyuncu Burçin Bildik oldu. Sağ Salim filmiyle milyonların tanıdığı isim olan Burçin Bildik filimn son serisinden yönetmenin egoist tavrından dolayı “Salim” karakterine uygun görülmediğini dile getirdi.
Senaryoyu okuduktan sonra filmin yönetmeni Ersoy Güler’e fikrini söyleyen Burçin Bildik “Filmimde” dediği için kadrodan çıkarıldığını söyledi. Olayın detaylarını anlatan ünlü oyuncu şunları söyledi; “Aman susayım, aman başka yapımcı ne der, aman yönetmen ne der duygusuyla hareket etmeyeceğim. O da şöyle, senin dediğin gibi. Senaristler yazmış, yönetmenler çekmiş, oyuncu hayat vermiş, seyirci de bunu benimseyip kabul etmiş. Peki bu çocuğu oluştururken, bu adamın bir yarattığı karakter var ve bu karakter halk tarafından çok benimsenmiş. Benimsenmiş bir karakter olarak oyuncu senaryoda o oyuna dair ya ‘Salim bunu yapmaz ki Salim bunu söylemez ki’ deme hakkına sahip midir? Olmalı bence. Çünkü yaratıcısı o. Yani her şeyi böyle. Hepimiz yönetmene sorarız biliyor musun ‘Hocam benden nasıl bir adam istiyorsun’ diye. Bizde çok yüz var sonuçta. Ben her sahnede yönetmenin istediğini vermiş miyim, vermişim. Ki kesip başka bir yere geçmişiz. Ve bir Salim karakteri yaratmışız ve o Salim karakteri çok sevilmiş. Seyreden kitle 60 milyonsa yani. Dolayısıyla bana bir senaryo geldi, okudum ve bir de 10 senelik oyuna çıkmışlık var ki birliktelik var ya.
“Sağ Salim 14’üncü senaryoydu önümdeki. O karakterin temizliği ve o hikayenin temizliği beni çok etkiledi. Şmdi o hikaye, ilk film 4 kişi tarafından yazıldı. Sonraki 2’inci de Ersoy Güler yazdı. 3’üncüyü de Ersoy Güler ve oğlu Kaan Güler yazdı. Yani senaristler de eksile eksile geldi. 2’inci filmden sonra şimdi 3’üncü filmde sadece Hüseyin abi ve ben varız. İstikrarsız demeyelim de 2’inci filmin Fulya Zenginer tarafından kabul edilmemesi Ezgi Asaroğlu’nu getirdi o role. Dolayısıyla orada bir yol kazası yaşadık aslında.
Senaryo geldi okudum. Bana dedi ki “Burçin Sağ Salim’i çekiyoruz’ Tabii ki çok mutlu oldum. Okudum senaryoyu. Aradaki dostluğa binaen, bizim Ersoy Güner’le uzun süren dostluğumuz var. Ben de tama manasıyla çok irdelemeden ana fikrimi söyledim. ‘Ya Ersoy bu olur mu böyle ya. Böyle bir şey istemem Salim filmim adına’ dedim. Ben nasıl ‘Filmim’ dermişim. Ne diyeceğim. Benim filmim değil mi, yani daha doğrusu benim de değil mi? Ben kimim? Oradaki herhangi bir karakter olarak söylemiş olsam belki.
Yeni bir projeye başlıyor olsak, hiyerarşik dilden konuşuruz ama biz 2 tane film çekmişiz, 63 bölüm dizi çekmişiz, bir ailevi birlikteliğimiz var. İnsanların içerisinde konuşmuyoruz. İkimiz telefonda konuşmuyoruz. Ben her yerde kimin ne yaptığını net belirtirim. Benim eleştirme hakkım var. Benim yarattığım çocuk. Her yerde konuşabilirim.
Birinci bölümdeki gösterilen tevazuya rağmen Ersoy Güler’in bana söylediği “Burçinim senin hak ettiğin para bu ama bende o kadar yok. Ama gel sen kabul et bunu bak göreceksin bu çok başka yere taşıyacak seni” tamam sen kazanırsan nasıl olsa paylaşırsan diyerek kabul ettim. Çok büyük maddi zorluklarla tamamladı. Arabasını satıp tamamladı filmi. İkinci filmde de kazandı ancak battığını söyleyerek bana birinci filmdeki aynı parayı teklif etti. Onu da kabul ettim.
Filmi seyirci aldı başka bir yere taşıdı. Gişede güzel bir yere ulaştık. Ben tüm bunlara rağmen “Benim filmim” diyemiyorum. Bu filmin 10 sene sonra çekimi yapılacaksa, yapımdan en büyük payı, olması gereken payı, başrol talep etmeli.”